17:14 - listede İstanbul yok! İşte vaka sayısı en çok artan ve azalan iller
13:47 - Aradığınız para devletin kasasında
23:51 - Koca, en çok vaka görülen 5 ildeki yoğun bakım doluluk oranlarını paylaştı
23:12 - Urfa’da Mahallelinin Eli Sopalı Uyuşturucu Nöbeti
14:23 - 6 belediye hakkında ‘iltica’ soruşturması!
13:20 - World of the hair Türkiyenin en iyi 10 saç ekim merkezi listesin de
22:32 - Koronavirüs salgınında yeni vaka sayısı 55 bin 802
22:13 - Fenerbahçe, Başakşehir deplasmanında 3 puan almayı başardı
15:54 - Erdoğan müjdeyi vermişti! İşte emekli ikramiyeleriyle ilgili gündemdeki 3 formül
15:41 - Arkadaşı tarafından vurulan genç, yaşam mücadelesini kaybetti
Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç, Wall Street Journal’ın 10 Eylül tarihli, “Akdeniz’de gövde gösterisi: İki NATO müttefiki deniz anlaşmazlığı üzerine savaşa gidebilir” başlıklı başyazısına gazeteye gönderdiği bir yazı ile yanıt verdi.
Başyazıda iddia edildiği gibi bölgedeki olayı “enerji üzerine gerilim” olarak tanımlamanın olayı basite indirgemek olarak niteleyen Kılıç, yazısında şu sözleri kullandı:
“Burada saldırgan olan Türkiye değil, aksine Türkiye doğal haklarının altını oymayı ve o hakları görmezden gelmeyi amaçlayanlara karşı sürekli bir mücadele içinde olan ülkedir. Bu bağlamda, Yunanistan ve Rum yönetiminin Doğu Akdeniz’deki tek taraflı adımları ve maksimalist iddiaları da dikkat alınmalıdır. Münhasır Ekonomik Bölge ilanları, kazı lisansları çıkarma, oradaki kaynakları ele geçirmeye çalışma veya Türkiye ve Kıbrıs Türklerinin haklarını tamamen göz ardı edecek şekilde çok taraflı inisiyatifler kurma söz konusu gerilime neden oldu.”
“Bölgedeki sorunlara bir çözüm olmalıdır”
Akdeniz’le en uzun kıyısı bulunan Türkiye’yi orada dışlamaya yönelik girişimlerin yanlış ve kabul edilemez olduğunu belirten Kılıç, Türkiye’nin özellikle de 16 yıl önce ilan ettiği kıta sahanlığında olmak üzere bölgedeki meşru menfaatlerini güçlü bir şekilde savunmaya devam edeceğini anlattı.
Adanın sahipleri olarak Kıbrıs Türklerinin de Rumlar gibi kaynaklar üzerinde eşit haklara sahip olduğunu ifade eden Kılıç, bunun 1960’ta imzalanan anlaşmalar ve on yıllardır süren Birleşmiş Milletler (BM) süreçlerinde kabul edilmiş bir prensip olduğuna dikkat çekti.
KAYNAK:TRT HABER