SON DAKİKA

Milliyet Haberleri | Gündemi Yakından Takip Edin
Corona

Bazen Biz İnsanlar…

Bazen Biz İnsanlar…
Bu haber 10 Mayıs 2024 - 23:54 'de eklendi. 53.871 kez görüntülendi.

Bazen hayat istemediğimiz şekilde ilerler ve yapabileceğimiz şeyler de sınırlıdır.

Bazen elin kolun bağlı sadece izlemen gerekir olaya müdahale edemediğin-edemeyeceğin için kendini yersin. Hayatının rayından çıkmış olduğunu da düşünebilirsin. Demek ki yoluna girmesi için raydan çıkması gerekli. Bu da deneyim sonuçta.

Bazen berbat hissedebilirsin. Bu doğaldır. Her anımız istediğimiz gibi olacak değil ya. Bazen mutlu uyur, mutsuz uyanır insan. 

Bazen ne kadar çabalarsak çabalayalım taşlar yerine oturmuyor istediğimiz gibi olmuyor. Belki de bizim istediğimiz gibi olması gerekenlerin, istemediğimiz gibi olması gerekiyordur. Akışa müdahale etmek genelde zorlar. Kabullenip akışla birlikte yeni çözümler bulmak gerekiyordur belki de.

Topluma baktığımızda herkes bir şeylerden şikayetçi, herkes mutsuz, amaçsız.

Dışarıda hayatına imrendiğin bir çok insan doğal oyuncu, harika roller yapılıyor. Bazıları da nabza göre şerbet vererek anlık mutluluk yaşatıyorlar. Ve emin ol insanların çok büyük bir kısmı kendini yalnız hissediyor. Etraflarında bir sürü insan olsa bile kendini yalnız hissediyor. Kalabalıklar içinde yalnızlık durumu.  Çünkü yaşadığımız bireyselleşme ve tahammülsüzleşme devri.

Emin olun hepimiz aynı duyguları farklı zamanlarda yaşayıp aynı sonuçları alabiliyoruz. Sonra da güvensizleşiyoruz. Hayatımızdaki bu deneyimlerimiz sonucunda kendimizi, kendimizden yeniden yaratarak ilerlememiz gerek. Değişime ayak uydurmamak zorlar. Bazı değerler vardır. Etik ve Ahlaki değerler gibi. Dürüstlük, disiplin, net olmak gibi… Bu değerler doğrultunda ilerlendiğinde ilk başlarda üzülebilirsiniz. Karşınızda ki kişiler sizi ve sizin aşılamayacak çizgilerinizi öğrendiklerinde inanın kazanan siz olursunuz. 

Bu hayatta her şeyin kendi kontörlümüz altında olması mümkün değil fakat kendi kontrolümüzde olabilecek şeyleri fark edip kendi öz disiplinimiz – irademiz içerisinde ilerleyebiliriz.

Bazen de kendimizi güçsüz hissedebiliriz bu da gayet normal bir his. Olanları sakince düşünüp çıkış yolu bulamadığımız zaman fazlaca yaşarız bu durumu. Dünyanın en güçlü insanları bile yaşamıştır bu hissi. Arada böyle hissetmemiz bizim gerçekten güçsüz olduğumuz anlamına gelmez. Bu gibi durumlarda yaptıklarınıza-ürettiklerinize bakın. Yaptıklarınız, yapacaklarınızın göstergesidir. Yani zayıf veya güçsüz değilsiniz. Biraz dinlenmeye, kafa toplamaya, öze yani kendinize dönmeye ihtiyacınız var. “Nasıl olacak bu yoğunlukta diye?” sormayın. Cevabı sizde. İsterseniz gün içinde her şeyden uzak kendinizle zaman geçirecek alanı yaratabilirsiniz.

İnsanın en çok kendine ihtiyacı vardır. Kendini netleştirememiş insanlar çözümsüzlük içinden kıvranır. Çözüm illaki her zaman vardır. Belki konuşmak, belki mücadele, belki de ortamdan veya kişilerden uzaklaşmak. 

Mücadele ettiğiniz durumların düzelmeyeceğini anladığınızda orayla mücadeleyi bırakıp, yeni bir başlangıç yapmak kadar iyisi yoktur. 

Bazen olmayacak olamayacak şeylerle( insanlar-iş- durumlar-değişmeyecekler) savaşırız tıpkı Don Kişot’ un yel değirmenleriyle verdiği savaş gibidir bu.  Anlamsız, mantıksız ve sonu olmayan. Bizi ruhen güçsüz ve çaresiz hissettirir. 

İşte bu yüzden kendi ile kalmalı insan ara ara, bakmalı kendine ve kendi hayatına 3. bir göz olarak. Kendine dürüst olarak cevaplamalı soruları. Sonrada çözümlemelerini yapmış ve çıkış yollarını bulmuş olarak çıkartabilmeli kendini o durumdan. 

Demek ki çaresizlik, güçsüzlük diye bir durum yok. Süreç akışkan ve değişken. Sadece sizin farkında olarak yola devam etmeniz gerekli. Doğru zamandan, doğru hamleleri yapmak sizin elinizde.

Unutmayın! Her durumda çare “sizsiniz!”

Saygılarımla,

Süreyya Kocadağ

Sosyolog

Uzm. Aile Danışmanı- Dikkat Eğitmeni

Eğitim Danışmanı

Fahri:Yazar

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ
İLGİLİ HABERLER